Evet hayatım belirli bir rutin içinde ilerliyor. Sabah oğluşu ananeye bırak, işe git. Akşam işten çık, ananeye git oğluşu al. Eve git oğluşu yıka, uyut. Kocayla yemek ye, tv izle ve uyu.
Bu durumdan çok mu memnunum?
Elbette hayır.
Bu durumdan şikayetçi miyim?
Elbette hayır. Herşey kuzum için.
Daha iyisi ne olabilir?
Bilmiyorum :(
Benim hayallerim birçok anne gibi "çocuğuma iyi bir gelecek" düzeyine mi indirgendi?
Önceliğim "o" benim.
Sırt çantasıyla dünya turu fikrine neden hayal düzeyinde bile olsa eşlik edemiyorum?
Bilmiyorum :(
İş-işsizlik, ev-evsizlik, sağlık, eğitim, çocuğum, ailem.....
Bu güvenlik arayışı, bu kontrol isteği beni dar bir alanda sıkıştırdı mı?
Gerçekten yapmak istediğim hiçbir şey kalmadı mı, yoksa gerçekleşmesi imkansıza yakın isteklerimi örttüm mü?
Yapmak istediğim şeyler var, imkan olursa yaparım ama yapamadıklarım için de dünyayı kendime dar etmem.
Sıkılıyor muyum?
Yoo, hayır. Oğlumun büyümesini izlemek bana müthiş bir heyecan veriyor. Bu küçük mucizeye hayranım.
Hayat hep böyle mi geçecek?
Bilmiyorum, bunu düşünmüyorum. Belki de düşünmekten kaçıyorum. Bunu da bilmiyorum.
En önemlisi bu durum tuhaf mı?
Yalnızca ben mi bu durumdayım?
Bir cevabı olan var mı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder