Salı, Temmuz 18, 2006

Tek kişilik serüven


Bu serüvene başlarken, büyük ölçüde kendimle başbaşa kalacağımı biliyordum. Ama doğrusu bu kadar yalnız kalacağımı tahmin etmemiştim. Hayır benimki hamilelik duygusallığı değil. Son derece gerçek şeyler.
Ben bu çocuğu kendi başıma yapmadım ki... Bütün hormonal değişimlere, bütün fiziksel değişimlere, kaşıntıya, çatlağa, omurga problemlerine, dolaşım bozukluklarına, diş çürüklerine, uykusuz gecelere katlanmayı sevinçle kabul ederken, hayatımın tek kişilik kısmından, mesleğimde bulunduğum noktadan, kimi sosyalliklerimden vazgeçmeyi büyük bir cesaretle karşılarken hiçbir özveri, hiçbir ekstra çaba görmeyince üzülüyor insan. Sabahları kahvaltı hazırlamasan da olur, portakal suyu sıkmasan da... Ama içmen lazım deyip 1 bardak süt getir akşamları, ne olur. Ben hepsini düşünüyorum zaten merak etme. Sütümü, yoğurdumu, yiyeceğimi ayarlıyorum. Ama elimden tutup yürüyüşe çıkar bari bu güzel yaz akşamlarında. Beni üzme, hele ki üzüleceğimi bile bile inad edip üzme lütfen. Zaten riskli olan bu haftalarda bütün bir geceyi sinirle uykusuz geçirmenin ne sonuçlar doğurabileceğini öğren bakalım.
Gerçekten çok şey istemiyorum, ama değişecekse ikimizin de hayatı değişmeli. Birazcık özen istiyorum. Hepsi bu....