Dün akşam üstü çocuklar babalarıyla parka çıktılar. Ben de evde yemek yapıyordum. Yaklaşık 1 saat sonra eşim aradı ve "Poyraz eve geldi mi?" dedi. Dilim tutuldu, buz kestim sanki. Sadece "Poyraz nerde?" diyebildim. "Fırladı gitti önden eşek sıpası, bisikletini de bıraktı. İkisini birden toparlarken takip edemedim" dedi. Nerde olduklarını bilmiyorum, ne kadar mesafede olduklarını bilmiyorum. Balkondan kendimi atarak aşağıya inmek istedim, hızlı olsun diye. 10 saniye kadar ne yapacağımı düşünürken, "tamam Çağdaş'lara gitmiş" dedi ve kapattı. Çağdaş karşı komşumuz, köpekleri var ve Poyraz ara ara köpek sevmeye gidiyor. Tanıdığımız bildiğimiz insanlar, ama ben rahatladım mı? Tabi ki hayır. Güvende olduğunu bilmek iyi geldi ama nasıl böyle birşeyi yaptığını anlayamadım. Sonradan öğrendim ki, sokağın başında deniz kıyısından bizim sokağa çıkan merdivenlerin altında bisikletini bırakıp fırlamış. Amacı babasına şaka yapmakmış. Apartmanın önüne gelince bizim apartman görevlisi de kapıyı açmış. Bizim kata geldiğinde de eve gelmek yerine canı Gezi'yi sevmek istemiş.
O kadar kızgın ve o kadar üzgündüm ki, dövsem tatmin olmayacaktım. Önce odanda biraz düşün dedim, çizgi film izlemek yok 3 gün dedim. Ama asıl sorun bunu yapmış olması değildi. Ne yaptığının farkında olmamasıydı. Normal bir ülkede yaşıyor olsaydık, 7 yaşındaki bir çocuğun evinin bulunduğu sokakta 100 metre kadar yalnız kalıp yaşadığı binaya girmesi ve sevdiği bir komşumuzda olması pek de problem olmayacaktı. Ancak normal bir ülkede veya normal bir çağda yaşamıyoruz. Bu nedenle "sıçarım özgüvenli çocuğa" deyip aldım karşıma.
- Oğlum bak, bu yaptığın çok tehlikeli idi. Biliyorum sen neden bu kadar kızdığımı anlamıyorsun. Ancak her yerde kötü ve tehlikeli insanlar var. Çocukları kaçırıp öldürüyorlar. Ya sokakta 2 kişi ağzını kapatıp seni bir arabaya atsaydı, ya apartmandaki kötü birisi sen merdivenden çıkarken seni kapısından içeri çekseydi...
Suratındaki endişeli ve soru işareti dolu ifadeyi görünce sustum.
- Neden çocukları kaçırıp zarar veriyorlar ki anne? dedi. Ne çıkarları var? Ellerine ne geçiyor? Birşey çalıp para filan kazansalar ya..
O kadar haklı ve bir o kadar da cevabını bilmediğim bir soru :(
- Normal insanlar değil onlar oğlum, manyaklar, bir çeşit deli diyebilirsin. Tek amaçları kötülük yapmak, bir sebebi yok.
Çok üzüldü, ben de çok üzüldüm. Aklıma daha pedagojik bir yaklaşım gelmedi. Düne kadar sorsalar, "Poyraz bizim yanımızdan ayrılmaz, akıllı çocuktur" derdim. Artık öğrendim, her çocuk, her şeyi yapabilir. Tedbirli olmak bizim görevimiz. Onlar çocuk...