Çarşamba, Şubat 08, 2012

Doğrular, Yanlışlar, Gerçekler, Korku ve Çözüm

2 çocuk sahibi ama kardeşimin oğlunu da sayarsak 3 çocuk büyütüyor olan biri olarak şunu diyebilirim ki, çocuk eğitiminde doğrular ve yanlışlar olsa bile, asıl olan gerçeklerdir. Doğru ve yanlışlara kafayı takarak hayatı kendine zindan etmek de mümkündür, elindeki gerçeklerden yola çıkarak doğru ve yanlışı eğitim sürecine oturtmak da... Ne demek mi istiyorum?

Yaklaşık 11 aydır 2 çocuk annesiyim. 2 çocuk sahibi olmaya karar vermemiz DOĞRU muydu, YANLIŞ mıydı bilmiyorum ama GERÇEK olan artık 2 çocuğumuz olduğu. Poyraz öncesinde bir kardeşi olmasını çok istemiş olsa da, sonrasında oldukça zorlandı bu küçük ortakla yaşamak konusunda. Hele ilk aylar bizim için ciddi zor geçti. Eminim Poyraz için çok daha zor olmuştur. Şimdi kardeşini çok sevmekle beraber, ara sıra kardeşine çarpmak, üstüne yanlışlıkla (!) düşmek, sıkı sıkı sarılmak suretiyle sıkıntısını dışa vuruyor kuzucum. Hatta "onu sürekli kucağında mı taşıyacaksın" diyerek haklı endişesini de dile getiriyor sık sık.

- Saklambaç oynayalım mı?

- Olmaz kardeşin uyuyor, gürültü yapmayalım


- Resim yapalım mı?

- Kardeşine yemek yedirmem lazım


- Beraber çizgi film seyredelim mi?

- Tabi ama kardeşin uyanana kadar


- Monopoly oynayalım mı?

- Kardeşin uyuduktan sonra, biliyorsun oynamamıza izin vermez. Hem küçük parçaları ağzına atabilir.


Ve bu gibi daha onlarca diyalog daha. Oğlumun cephesinden bakınca, oldukça acımasız bir dayatma ile karşı karşıya olduğu bir GERÇEK. Onunla yeterince vakit geçiremiyor olmak çok YANLIŞ. O daha çok küçük. Kardeşi olduğu için büyümek zorunda bırakıldı. DOĞRU olanı biliyor olmama rağmen, zamansızlık, yorgunluk, yoğunluk ...vs nedenlerle hayata geçirmekte çok zorlanıyorum. Blogcu Anne, iletişim hatalarını yazmış geçen bir yazısında. Okudukça daraldım. Daraldıkça çıkış noktası aradım.

Oğlumla o kadar sık kavga eder oldum ki, YANLIŞ!

Benim dikkatimi, ilgimi çekmeye çalışıyor, DOĞRU!

Onunla kaliteli zaman geçirmekte zorlanıyorum, zaman zaman öfkemi kontrol edemiyorum. Ben de çok yoruluyorum, çok uykusuzum. Birçok şeye kafa yormak, planlamak ve takip etmek zorundayım. Bu nedenle ilk ihmal edilen sakin, uyumlu, uslu oğlum oluyor, GERÇEK!

Bu nedenle oğlumun kalıcı bir şekilde huzursuz, mutsuz ve sürekli ilgi çekmeye çalışan şımarık bir çocuk olmasından KORKUyorum. Zamana bırakmak bir çözüm ama pedagojik açıdan doğru bir yaklaşım mı emin değilim? Biraz destek alacağım, bir bilene danışacağım ve belki bu sayede GERÇEKlerden sıyrılıp, YANLIŞ'ları, DOĞRU'lara evriltebilirim. Ne dersiniz?