Pazartesi, Eylül 11, 2006

Bırakın don biçmeyi, neredeyse çeyiz düzeceğiz :)

Herkese iyi haftalaaaarrr...
İstanbul'a bugün resmen sonbahar geldi. Hava 24 derece ama sabahtan yağan sağanak yağmur ben dahil birçok İstanbullu'yu avladı. Günün hamile tavsiyesi;
"Kapalı ayakkabı giymeden, şemsiye veya yağmurluk almadan sokağa çıkma"

Bir önceki yazıma Derya bir yorum yazmış. İkili test sonucuma göre cinsiyet tahmini yaptığım için bana deli muamelesi yapmış. Ben zaten bunun bilimsel olduğunu iddia etmiyordum ki. Yani yüzükle tahmin, karnın tipine bakarak tahmin, ya da "ye tatlıyı doğur atlıyı, ye ekşiyi doğur Ayşe'yi" tahminleri ne kadar geçerliyse bu da o kadar geçerlidir. Ben de bu yönteme göre atıyorum işte.

Ve sonuçlar geldi, beta hCG değerim 90,57. Bu durumda benim teorime göre bebeğin kız olması gerekiyor. Bekleyip göreceğiz.

"Doğmamış çocuğa don biçilmez" derler ama, benim kirli çıkı annemle, teyze olma heveslisi kardeşim, Anı'dan kalan giysileri, eşyaları filan çıkarıp ayırmışlar. Yani benimkini bırakın, bununla beraber 5 çocuk daha büyür. Zıbından, tulumlara, emzik askısından, diş kaşıyıcılara kadar hemen hemen ne ararsanız var. Battaniye, nevresim takımları, yastık, yorgan, ana kucağı, kanguru, bebek telsizi, biberon ısıtıcı... Yani kısaca 4 koca torba ve bir koca hurç dolusu eşya. Hepsini almaya kalksam dünyanın parası eder eminim. Annecim sana minnetarım. Ve "aman anne, ne tutuyorsun bunları evde. Ver birine de hayrını görsün" diyen beni dinlemediğin için de sana çok teşekkür ederim.