Cuma, Ağustos 31, 2007

Ve ayaklar keşfedildi



Ne zamandır ayaklarıma ulaşmaya çalışıyordum. Daha doğrusu onlar ayakmış ama ben benim ayaklarım olduğunu bilmiyordum. Arada bir görüyordum, tombik, pembe, lezzetli bişeylere benziyorlardı. Bir ara yakalamıştım ama popom ağır geldiği için ağzıma götüremedim. Dün akşam nihayet mutlu sona ulaştım. O adına baş parmak dedikleri tombik şey pek güzelmiş. Tam da ağzıma uygun, emilesi bişeymiş. Artık hayatımda bir emme objesi daha var (obje kelmesini yeni öğrendim ve cümle içinde kullandım:)). Annem babama anlatırken duydum. Uykumda emziğim düşüp de, bulamayınca ayaklarımı ağzıma götürmeye çalışmışım. Uyurken bile benimle olduklarına göre bunlar benim ayaklarım. Yaşasın ayaklarım....!!!

Perşembe, Ağustos 23, 2007

Kuzum benim can yoldaşım....


Ha başladım, ha başlayacağım derken işe başladım. Hala kendimi misafir gibi hissediyorum ama hızlıca bu durumu kabullensem çok iyi olacak. Poyraz annemlerde, yanında annem, babam, kardeşim ve abisi var. Özellikle abisi sayesinde bu ilk ayrılığımız oğlum için çok yıpratıcı olmadı. Kendisine yoğun ilgi gösteren 4 yeni insan sayesinde pek bir mutluydu doğrusu. O mutlu olunca benim de günlerim rahat geçti doğal olarak. Kuzumu çok özledim elbette ama en azından aklım arkada kalmıyor.

Birtanem, güzel oğlum... Hepimiz zaman zaman hayatta bazı tercihler yapmak zorunda kalıyoruz. Genelde önümüzde en az 2 seçenek oluyor. Ve bunlardan birisini seçerek yola devam ediyoruz. Şimdilik seninle ilgili tercihleri ben yapıyorum. İnan senin iyiliğini, mutluluğunu düşünerek yapıyorum. Her zaman doğruyu mu yapıyorum bilmiyorum. Bunu zaman gösterecek. Umarım seni üzecek bir tercih yapmamışımdır. Ve umarım bundan sonra da seni üzecek tercihler yapmam, yapmak zorunda kalmam...

Hiç unutma, seni herşeyden ve herkesten çok seviyorum...

Pazar, Ağustos 19, 2007

Sefa bitti!




Artık gerçeklerle yüzleşme, gerçek hayata dönme vakti geldi. Yarın 6 aydan sonra işe dönüyorum. Oğulcum tam 5,5 aylık oldu. Bu sürede beni hiç yormadı, hiç üzmedi kuzum. Çok keyifli zamanlar yaşadık.
Artık çalışan bir anne olacağım. Artısını, eksisini göreceğiz zaman içinde. Kuzuma anneanne ve teyze bakacak. Gözüm arkada değil ama yüreğim?
Bütün gün onu çok özleyeceğim. Akşamları iple çekeceğim, eve koşup ona meme vermek için can atacağım. Umarım ilk dişini çıkardığında, ilk kez emeklediğinde, ilk adımlarını attığında ve ilk kelimesini söylediğinde hep yanında olurum.
Annecim inan ki senin için, senin geleceğin için katlanıcam bu duruma. Yoksa senden bir dakika bile ayrı kalmak istemiyorum. Şimdi aynı şekilde uslu bir bebek olup, akşamları annenin gelmesini bekleme zamanı. Hayat böyle birşey... Yokluğu da, varlığı da yavaş yavaş öğretiyor insana.
Seni çok seviyorum kuzucuğum...

Çarşamba, Ağustos 08, 2007

Kuzucuğumla tam zamanlı son haftam...


Tatilden döndük. Kuzucuğumla kucak kucağa bir hafta geçirdik. Hava ortalam a40 derece olduğu için sabah 10 ile akşam 19 arasında klimalı otel odasından dışarı çıkmak hiç akıl karı değildi. Biz de bol bol yattık uyuduk.
İstanbul'a döner dönmez yüreğimde ince bir sızı başgösterdi. Geri sayım hızlandı. 20 Ağustos'ta işbaşı yapacağım. "Ama benim kuzum emmeden uyuyamaz, ama benim kuzum uyanınca beni görmek ister, ama ben kuzucuğumu 10 dakika gösrmezsem özlüyorum" desem de ne fayda. Çalışmak zorundayım. Kuzularım için.
Çalışmaya başlayacağım için ufak ufak ek besinlere geçiyoruz. Tatilde meyva püresi verdim, kayısı-muz ve elma-şeftali. Severek yedi. 2 gündür de muhallebiye başladık. Onu da severek yiyor. Haftaya da sebze püresi ve yoğurt vereceğiz. Ay sonundan itibaren de kahvaltı. Büyüyor benim oğlum. Şu anda tam 5 aylık, 7,85 kg ve 66 cm. Umarım ben işe başlayınca sütüm azalmaz da, geceleri emebilir bari.
Artık hareketlerimiz de oldukça değişti. Daha kontrollü hareket ediyor, uzanıyor, tutuyor, ağzına götürüyor. Tek sefer dönebiliyor, hem yüzüstünden sırtüstüne, hem de sırtüstünden yüzüstüne. Ama henüz 2. tura geçemedi :)
Dişlerimiz de henüz gelmedi. Bu ay içinde bekliyorum ama...
Mama sandalyesi almamız lazım. Önümüzdeki aydan itibaren mama sandalyesinde yemek yiyebilecek benim aşkım.
Haftaya pazartesi de abimiz geliyor zaten. Onu da çok özledim. Bu yaz Poyraz yüzünden biraz daha kısa bir tatil yaptılar ama ne yapalım, olacak o kadar.
Şimdilik bu kadar... Sanırım işe başlayınca daha çok yazacağım.
Herkese sevgiler...