Amma da uzatmışım arayı. Valla bazı gerekçelerim var (bahane de diyebilirsiniz). Ama bu blogumu bu kadar ihmal etmemi haklı çıkarmıyor tabi ki. Tam 2 aydır ofiste değildim. Yoğun bir projedeydim ve o kadar sıkıldım ki bu tempodan, eve gelince de bilgisayar görmek bile istemiyordum. Bu nedenle oğluşumun son vaziyetini sizinle paylaşamadım.
Oğluşum tam 82 cm boyunda, 11,5 kilo ağırlığında 16,5 aylık bir maymun oldu. Boyu uzadı ama yaz aylarıyla beraber iştahı azaldığından pek kilo almadı. Yine de mıncıklanası bir göbeği var hala.
Çok maymun olduğu kesin. Herşeyi taklit etmeye çalışıyor. Hatta ağaçları, rüzgarı ve kedileri de :) Her söylediğimi söylemeye çalışıyor. En sevdiğimiz ve sık kullandığımız kelime "atta". Akşam eve gittiğimde üstümü çıkarmama bile izin vermeden kucağıma atlıyor ve "attaaaaa" diye bağırmaya başlıyor. Kpıdan çıkarken mutlaka kullandığı ikinci kelime ise "paapaa", yani "parka". "Ne yapacaksın parkta?" diye sorduğumda verdiği cevap şu; "daaaa, daaaa, daaa" Yani sallanacakmış. Bunun dışında kullanmasını en çok sevdiğim kelime" kapmbaa" yani kaplumbağa. Öyle tatlı söylüyor ki...
2 kelimelik cümleler kuruyor. Baba ditti, abi eeee (uyuyor), anne mama, dot paaaat, (topum düştü).... gibi.
Montessori metodunun son konusu Müzik idi galiba. Bu aralar tam bir naynay (müzik) sevdalısı olduk. Her tıngırtı duyduğunda dans etmeye başlıyor. Daha gülmekten kameraya çekmeyi başaramadım ama, dans ederken suratındaki ifadeyi görseniz beni anlarsınız. Sanki dünyanın en ciddi işi yapılıyor o anda. Evde, arabada hep naynay çalınsın istiyor. Ben de bu durumu sonuna kadar destekliyor ve değişik tarzlarda müzikler dinletmeye çalışıyorum.
Hala bana çok düşkün. Sabah ilk ben çıkıyorum evden ve arkamdan kıyamet kopuyor.
Bebekleri anne-baba yanında yatrımaya tamamen karşı olan ben, sabaha karşı uyanma belirtileri gösterdiğinde, kuzuyu aramıza almaya ve onu koklaya koklaya birazcık daha oynamaya bayılıyorum. Üstelik onun o güzel gülücükle anne diyişiyle uyanmayı hiçbir şeye değişmem.
Yazınca özlemim depreşti, işten çıkmaya da daha 1 saat var.
Neyse durum, vaziyet budur...
Yakında yeni resimlerini de ekleyeceğim.
Çok yakında, söz.....