2 çocuklu olmanın bence en zor tarafı, "kardeş kıskançlığı".
Önceki yazımda da biraz bahsetmiştim. Bu durum benim için ciddi bir kaygı sebebi olmaya devam ediyor. "Ne bekliyordun ki, hoşgeldin kardeşim deyip sorunsuz kabullenmesini mi?" diye soruyorum kendime. Hayır ama ne yapacağımı da bilemiyorum. Yani biliyorum tabi de, o iş o kadar kolay değil. Bir kere Poyraz biraz içine atan bir çocuk. Kardeşine hiç kötü davranmıyor ama davranışları çok değişti. Öğretmenleri durgunlaştığını söylüyorlar. Ben de buna aşırı şımarıklığı ekleyebilirim. Elimden geldiğince Poyraz'a vakit ayırmaya çalışıyorum. Ama kızın uyuduğu zamanlara ev işleri, yemek ..vs de sıkıştırmak zorunda kalıyorum. Poyraz'dan çalıyorum, Mira'dan çalıyorum ve bu nedenle vicdan azabı çekiyorum. Babamız evde, bu büyük şans. Ev işlerine, alışverişe ve Poyraz'ı gezdirmeye destek atıyor. Ama tüm bunlar Poyraz'a yetmiyor. Daha dün dışarı çıktığımızda, kucağa alınmak istedi. Biz de "kocaman çocuk oldun, yürüyebilirsin" dediğimizde, "ne kocaman çocuğu, ben daha küçücük bir oğlanım" diye cevap verince içim parçalandı. Kardeşi olunca birden büyümesini istedik ondan. Kucaktan kucağa gezen bir çocuk iken, tüm bu keyfi büyük oranda kardeşiyle paylaşmasını şart koştuk resmen.
Belki (ve umarım) Avşa tatili bu duruma biraz çare olur. Orada hem Poyraz'ın oynayabileceği ve ilgisini dağıtabileceği birçok şey olacak. Hem de benim bebeği satıp, Poyraz'la ilgilenmem için daha fazla olanağım. Ha sonrasında işe ve okula dönüşle bu süreç nasıl ilerler hiç kestiremiyorum.
Anlayacağınız 2. çocuk, yorgunluk, uykusuzluk filan hiç dert değil. Bence 2 çocuklu olmanın en zor tarafı, 2 çocuk arasında kalmak.