Herşey Özlem'in telefonuyla başladı.
"Abant'ta buluşalım mı?"
Hiç hayır der miyiz, "heyoooo" dedik ailecek.
Ama Abant soğuk olur kaygısı ile bahar buluşmasında rotamızı Sapanca'ya çevirdik. Ve Koç'larla Kahraman'lar buluştu.
İşte fotoromanımız;
Önce göl kıyısında bir kahvaltı. Ama itiraf edeyim ki çok zor oldu, çocukları etrafı suyla çevrili bir yerde sabit tutmak neredeyse imkansız idi. Hele minikler, sürekli kendilerini suya atmaya çalıştılar. Gittiğimiz mekanın adını hatırlamıyorum ama çocuklarla tekrar gitsem buraya gitmem. Çok da çeşitli olmayan bir serpme kahvaltıya kişi başı 25 TL ödedik...
Kuzular buldukları her yeri oyun alanı, her şeyi de oyuncak yaptılar. Ama gezinin ilk etabında oldukça mutsuzlardı çünkü ormanlık alanda piknik yapma hayaliyle gelmişlerdi.
İşte kendini suya atmaya hazırlanıp, derinliği kontrol eden bir zilli. Bıraksak gireceklerine adım gibi eminim...
Neyse sonra Meşelik Park isminde bir orman içi tesise gittik de, yüzleri güldü. Bolca koşturup oynadılar. Kertenkele bile yakaladılar :)
Tepeden tırnağa çamura bulandılar...
***
Miniklerin kaya tırmanışı görülmeye değerdi.
Meşelik Park'ın atmosferi fena değil, etrafta sincaplar cirit atıyor. Bir tane de çocuk parkı koymuşlar. ATV safari ve atlı gezinti olanağı var. Çok da kalabalık olmayınca, bizim için keyifli oldu.
Orman içi aktivitelerden sonra karnımız acıkınca bu sefer son durağımıza, Cansu Alabalık tesislerine geldik. Mekan güzel, oyun alanı ve çeşitli salıncaklar var. Atlı gezinti ve geniş yeşil alanlarda oynamak mümkün. Daha sıcak havalarda daha kalabalık olursa keyifli olmayabilir, biz akşam üzeri gittiğimiz için nispeten sakin idi. Mekan güzel ama yemekler için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Balıklar küçük ve fazla pişirilmiş, köfte ise tek kelimeyle berbat ve çiğ idi.
Neyse yine de gün boyu koşturup acıkan kuzuları beslemek mümkün oldu.
***
Yorgunluğumuzu da aile boyu salıncakta attık.
***
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder