Cuma işten çıkıp eve geldiğimde Poyraz'la teyzesini uyurken buldum. Ateşini ölçeyim dedim, 39,5 idi. Hemen kaldırdım, üstünü iyice soydum. Islak bezleri vücuduna koydukça ağlıyordu kuzum. 10 dakika sonra tekrar ölçtüm. Bu sefer 40 derece idi. Panik oldum tabi, hemen ılık duşa soktum. Aşağıdaki resim duş sonrası hali. Sonra gece oldukça zor geçti. Bir önceki gece biraz fazla soyup üşütmüşüm herhalde demiştim ya, burun tıkanıklığında uyuyamadı canımın içi. Ama sabah çok güzel kalktı. Dün ateşi hiç yükselmedi. Hatta ateşi 35,7-35,8 civarında olunca ben iyice afalladım. Hala da anlayabilmiş değilim, neden ateşi bu kadar düştü diye. Ateşi düştü ama hala mızmız ve çok iştahsız. Ne yese kusuyor, süt içmiyor. Sık sık hapşırıyor ve bu geceden beri de öksürüyor.
Babası da hasta. Onun da ateşi var ve çocuğu taşşıyacak gücü bile yok.
Anlayacağınız, hasta bir bebek (bana yapışık:)), hasta bir koca ve işle dolu bir hafta sonu.
Sanırım benim de boğazım batıyor ama kendime bile çaktırmamaya çalışıyorum. Bakalım nereye kadar dayanacağım.
1 yorum:
ay ben kıyamam onun o baygın, hastalık yorgunu gözlerine... Geçmiş olsun. istanbul çevresinde feci bir salgın varmış.. allah bebecikleri korusun..
Yorum Gönder